 
          Şirketler Hukuku, en temel kaynağı
        
        
          Türk Ticaret Kanunu hükümleri olan bir hukuk
        
        
          dalıdır. Şirketlerin nasıl kurulacağından nasıl
        
        
          yönetileceğine, nasıl sona ereceğine kadar
        
        
          her husus TTK’da yer alan hükümlerle
        
        
          düzenlenir. Bu hükümlerin bir kısmı emredici,
        
        
          bir kısmı kısmen emredici, küçük bir kısmı da
        
        
          yedek hukuk kuralı niteliğindedir. Yani
        
        
          şirketlerin yapısı, yönetim modeli, yönetim
        
        
          kurallarının bir kısmı TTK’daki gibi
        
        
          değiştirilmeden, bir kısmı TTK’da tanınan
        
        
          sınırlar içinde değiştirilerek, diğer kısımları ise serbestçe düzenlenerek
        
        
          uygulanabilir. Bu nedenle şirketin yapısı ve işleyişi konusunda
        
        
          yapılabilecekler sınırlıdır.
        
        
          Ancak, konuya sadece Şirketler Hukuku çerçevesinde,
        
        
          TTK açısından bakmak doğru değildir.
        
        
          Aile Şirketi ile ilgili gelecek
        
        
          planlarının çoğunluğu şirketin TTK’da belirlenmiş yapısından
        
        
          ziyade ortaklar arası ilişkileri düzenlemek yoluyla hayata geçirilir.
        
        
          Ortaklararası ilişkiler, hele de şirket organları dışındaki ilişkiler
        
        
          dendiğinde konumuz TTK’dan ziyade Türk Borçlar Kanunu ve Türk
        
        
          Medeni Kanunu hükümleri ile ilişkilenir.
        
        
          Türk Borçlar Kanunu hükümlerinin konumuzla ilgili olanlarının
        
        
          büyük kısmının yedek hukuk kuralı niteliğinde olması, ortaklar arası
        
        
          sözleşmelerde sözleşme serbestisi ilkesinin hakim olmasına neden olur.
        
        
          Sözleşme serbestisi, tarafların kendilerini ilgilendiren hususlarda
        
        
          emredici hükümlere ve ahlâka aykırı olmayan her türlü düzenlemeyi
        
        
          diledikleri gibi yapabilmeleri anlamına gelir.
        
        
          Aile Şirketi Anayasası ile düzenlenmek istenen hususların,
        
        
          yani ihtiyaçların doğru tespit edilmesi halinde, ortaklar arasında
        
        
          düzenlenecek çeşitli sözleşmelerle şirketin yapısı geleceği güvenli,
        
        
          hukuka uygun ve yaptırım gücü ile korunan niteliğe kavuşturulabilir.
        
        
          20
        
        
          A İ L E Ş İ R K E T L E R İ N D E G E L E C E Ğ İ P L A N L A M A K : A İ L E Ş İ R K E T İ A N A Y A S A S I
        
        
          Ü N S E V E R
        
        
          X X I X
        
        
          Aile Anayasası ile
        
        
          düzenlenmek istenen
        
        
          hususların, yani ihtiyaçların
        
        
          doğru tespit edilmesi halinde
        
        
          çeşitli sözleşmelerle gelecek
        
        
          güvenli, hukuka uygun ve
        
        
          yaptırım gücü ile korunan
        
        
          ilkeler ile gelişecek şekilde
        
        
          planlanabilir.