 
          Oy çokluğu ile alınan bu kararda da açıkça görüldüğü üzere, otelin
        
        
          önceki depremde zarar görmesi ve kolonlordaki çatlaklar nedeniyle şirket
        
        
          yetkililerinin depremde binanın yıkılabileceğini öngörmesine rağmen,
        
        
          otel binasını güçlendirmemesi, deprem yönetmeliğine uygun hale
        
        
          getirmemesi sonucu bilinçli taksir ile birden fazla insanın ölümünden
        
        
          dolayı cezalandırılmalarının gerektiği belirtilmiştir. Ancak binanın
        
        
          yıkılabileceğini öngörmeyeceği durumlarda dahi, şirket yöneticisinin
        
        
          yine de gerekli tedbirleri almadığı ve bu nedenle kusuru olduğu ispat
        
        
          edilirse, bu sefer bilinçli taksir yerine kusur oranına göre taksirle adam
        
        
          öldürme suçundan cezalandırılabileceği de açıktır.
        
        
          Şirket yöneticilerinin Ceza Kanunundaki taksirle ilgili sorumluluklarının
        
        
          yanında, Yargıtay’ın şirket yöneticilerinin aynı zamanda taksiri aşan Olası
        
        
          Kast hükümleri nedeniyle de sorumlu tutulabileceklerine ilişkin kararları
        
        
          mevcuttur. Bu kararlar her olaya göre yöneticilerin neticeyi öngörmelerine
        
        
          rağmen sonucu istemeseler dahi, olursa olsun anlayışı içinde hareket
        
        
          etmeleri veya gerekli tedbirleri almamalarına göre değişmektedir.
        
        
          Yargılamada en çok karşımıza çıkan sorunlardan biri olası kast ve bilinçli
        
        
          taksir suçlarının birbirine karıştırılması ve bu sebeple verilen cezaların
        
        
          adalet ve hakkaniyet ilkelerine aykırılık teşkil etmesidir. Buna göre kanun
        
        
          koyucu olası kastı
        
        
          “Kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların
        
        
          gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halinde olası kast
        
        
          vardır.”
        
        
          (m.21/2
        
        
          )
        
        
          “olası kast suçunun varlığı halinde ağırlaştırılmış
        
        
          müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda müebbet hapis cezasına,
        
        
          müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıldan yirmi beş yıla
        
        
          kadar hapis cezasına hükmolunur; diğer suçlarda ise temel ceza üçte
        
        
          birden yarısına kadar indirilir.”
        
        
          olarak belirlemiştir.
        
        
          Halbuki taksirli suçlarda kanunun öngördüğü ceza miktarı failin
        
        
          kusuruna göre belirlendiği gibi taksirli hareket sonucu neden olunan
        
        
          netice, münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından, artık
        
        
          bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına
        
        
          yol açmışsa ceza verilmez; bilinçli taksir halinde ise verilecek ceza yarıdan
        
        
          altıda bire kadar indirilebilir.
        
        
          60
        
        
          Ş İ R K E T Y Ö N E T İ M K U R U L U Ü Y E L E R İ N İ N C E Z A İ S O R U M L U L U Ğ U `
        
        
          Ü N S E V E R
        
        
          X X I X