147
Ü N S E V E R
X X X
II
Markayı hükümsüz kılacak hukuki gerekçe varsa
dava açabiliriz: Peki açılacak davanın özellikleri
nelerdir?
Tescilli bir markanın hükümsüzlüğü talebi
yalnızca
görevli ve yetkili
Mahkemeler nezdinde dava yolu ile ileri sürülebilir. Markanın
hükümsüzlüğü davası niteliği itibariyle kimi yazarlara göre tespiti
de kapsayan bir eda davası Yasaman ile Yusufoğlu’nun katıldığı
görüşe göre ise bozucu yenilik doğuran bir davadır. Bir hükümsüzlük
davasında davalı tarafın yapması gereken bir şey olmayıp
hükümsüzlük kararının verilmesi akabinde kendisinin marka hakkı
sona erecektir ve marka TPE tarafından sicilden terkin edilecektir.
Bu açıdan eda davası değil de bozucu yenilik doğuran dava olduğu
görüşü daha ağır basmaktadır.
Hükümsüzlük davasının, terditli dava şeklinde açılması da
mümkündür. Mesela Türkiye’de tescilli olmayan tanınmış markanın
başvurusunun, tescilli bir markaya benzerlikten dolayı reddine
yapılan itirazın Yeniden İnceleme Ve Değerlendirme Kurulu’nca
reddi halinde, bu ret kararının KHK 53. maddesi gereğince iptali
davası ile redde mesnet olan tescilli markanın hükümsüzlüğü davası
terditli açılabilir. Ret kararının iptali davası yerinde görülmezse,
hükümsüzlük davasına bakılır.
Uygulamada ise en çok hükümsüzlük davasının karşı dava şeklinde
açıldığını görmekteyiz. Örneğin, markaya tecavüzün önlenmesi
davasında, davalı karşı iddia olarak markanın hükümsüzlüğünü
iddia edebilir.
M A R K A T E S C İ L İ N İ N H Ü K Ü M S Ü Z H A L E G E L M E S İ
